03 Afyon

 Anadolu coğrafyasının büyük çoğunluğunda olduğu gibi pek çok ilimizin tarihi milattan öncelere dayanmaktadır . Bu iller arasında olan ve bugün Türkiye sınırları içerisinde kalan tarihin en gizemli ve köklü illerinden biri olan Afyona , ilk yerleşimi Hitit krallığı yapmıştır . Bu konuda tarihsel süre içerisinde gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda Hitit krallığına ait bir çok tarihi zenginlik günyüzüne çıkarılmıştır. Bir başka delil veya belge niteliği taşıyan yapıt ise Afyon kalesi Hitit kralı 2. Mursil 'in  ( genelde mürşili olarak geçmektedir ) yaptırdığı bilinmektedir . 

Tarihinde birçok uygarlığa ev sahipliği yapan Afyon anadolunun en reğabet gören yerlerinden biri konumundadır . Öyleki Hitit kralının yaptırdığı kale Frikler ( Frikyalılar ) tarafından ele geçirilen şehirde fazla hakimiyet kuramayarak m.ö. 660 lı yıllarda el değiştirerek Lidyalılar tarafından ele geçirilmiştir . İlerleyen dönemlerde milattan önce 6. asırda Pers İmparatorluğu tarafından ele geçirilen daha sonralar ise milattan sonra 2. asırda Roma İmparatorluğu tarafından saldırıya uğrayarak idaresi ele geçirilmiştir . 1115  'te Selçuklu devletince fethedildikten sonra şehir 1418 yılında 2. Murad döneminde Osmanlı Devleti hakimiyeti altına girerek günümüze kadar tarihi devam etmektedir . 


Yerleşim yeri bakımından Ege bölgesinin iç kısmında yer alan şehir etrafı dağlık ve yükeseklik bakımından rakımı 1000 ile 1500 metre arasında değişmektedir . Şehirin en yüksek noktası 2581 metre rakımıyla Topraktepedir . Şehir önemli akarsulara ev sahipliği yapmaktadır . Bunlar : 

Akarçay ve Kufi dir . Şehir bölge halkı için ciddi önem taşıyan Eber ve Akşehir göllerinede ev sahipliği yapmaktadır . İklim bakımından İç Anadolunun sert karasal iklimi altında kalan şehirde başlıca geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olmaktadır . Tarım alanında Türkiyenin haşhaş ihtiyacının yaklaşık  %65 ini karşılayan şehirde son yıllarda teknoloji ve sanayinin gelişmesiyle fabrikasyon üretime yani seri üretim hızla gelişmektedir . 

Fiziki yapı bakımından püskürük kayaçların yaygın olduğu arazi üzerine kurulu olan şehir 4 ana bölgeye ayrılmaktadır . Bunlar : 

- 1. Bölge : Merkez Afyon  Bolvadin bölgesi , Sincanlı ve Suhut bölgesi ,

- 2. Bölge : Sakarya ırmağına yakın olan Emirdağ ovası ,

- 3. Bölge : Sandıklı ovası , 

- 4. Bölge : Dinar ve Dazkır ovasıdır . Konumu itibari ile oldukça yüksek dağlara sahip olan şehrin başlıca dağları şunlardır :

- Sultandağı (2581 m) , Kumanlar dağı ( 2250 m) , Emirdağ ( 2307 m) , Sandıklı dağı (2247 m) , Akdağ (2246 m)  , Ahır dağı ( 1915 m) ve Kocatepe ( 1900 m) ' dir . Bitki Ötrüsü bakımından bozkırın hakimi olduğu şehirde kahverengi , kahverenkli orman , kireçsiz kahverengi , alüvyal , kolüvyal ve sınırlı kısımında kırmızı renkli toprak çeşidi görünmektetir. Tarihi gibi pek çok toprak türünü içerisinde barındıran Afyon maden sanayisi bakımından özellikle mermer endüstrisinde ileri seviyede bulunmaktadır . 


Bir çok turistlik yerin bulunduğu ilde başlıcaları şunlardır : 

Afyon kalesi , Demir kale , Gezler kalesi , Sandıklı kalesi ve Toprakkale dir .


İbadethane yönünden zengin olan şehir de ise başlıca tarihi ibadethaneler şunlardır :

Ulu Camii , Kuyulu Camii , Ak Mescid , Arasata Mescidi , İmaret Camii , Kabe Mescidi , Kubbeli Mescid , Mussi Camii , Otpazarı Camii , Mevlevi Türbe Camii , Yukarı Pazar Camii , Sultandağı Çarşı Camii ,  Şuhut Kubbeli Mescidi , Bolvadin Rüstempaşa Camii , 

Ve diğer turistik yerleri şunlardır : 

Afyon kaplıcaları , Altınöz ve Korgöz Köprüleri , Çifte Hamam , Kasım Paşa Hamamı .

Coğrafi konumu itibariyle volkanik arazi üzerine kurulu olan şehir , bu konumun beraberinde getirdiği sıcak su potansiyeli avantajından önemli ölçüde faydalanmaktadır . Ülkemizin en büyük tesis veya yapılarından biri olan Afjet ( diğer bir adıyla Afyon jeotermal ) hem Afyon ekonomisine hemde ülke ekonomisine katkıda bulunmaktadır . Son olarak 14.320 Km² yüz ölçümüne ve 810,000 nüfusa sahiptir . 

0 yorum: